Satış Mağazalarının Tescili Gerekir mi?
Soner ALTAŞ
Dünya Gazetesi, 5 Ekim 2015
Şirketlerin, ticari yaşamın bir gereği olarak, merkezlerinin bulunduğu il / ilçe sınırları içerisinde veya başka illerde / ilçelerde şube açmaları olağan uygulamalardandır. Ülkemizde alışveriş merkezlerinin yaygınlaşmasıyla, satış mağazaları ardı ardına alışveriş merkezlerinde (AVM) yerlerini almaktadır. Peki, AVM’lerde faaliyet gösteren bu satış mağazaları şube midir? Şube ise, uyması gereken bazı yükümlülükler var mıdır? Yazımızda kısaca bu hususlara değineceğiz.
Öncelikle, şubenin tarifine Türk Ticaret Kanunu’nda yer verilmediğini belirtelim. Şubenin tanımı 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu’nda yer almaktadır. Anılan Kanunda şube “Bir merkeze bağlı olduğu halde, ister merkezin bulunduğu odanın, ister başka odanın çalışma alanı içinde olan müstakil sermayesi ve müstakil muhasebesi bulunan ve / veya muhasebesi merkezde tutulduğu ve müstakil sermayesi bulunmadığı halde kendi başına sınaî faaliyet ve ticarî muamele yapan yerler ve satış mağazaları” olarak tanımlanmıştır. Ticaret Sicili Yönetmeliği’nde de anılan tanım hemen hemen aynı ifadelerle yer almış ve “Bir ticari işletmeye bağlı olup ister merkezinin bulunduğu sicil çevresi içerisinde, isterse başka bir sicil çevresi içinde olsun, bağımsız sermayesi veya muhasebesi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın kendi başına sınai veya ticari faaliyetin yürütüldüğü yerler ve satış mağazaları şubedir” denilmiştir. Şube olabilmek için gerekli kriterler, bir merkeze bağlı olması ve kendi başına sınaî veya ticarî faaliyette bulunmasıdır; ayrı bir sermayesinin ve muhasebesinin bulunup bulunmaması şubenin vasfını etkilememektedir. Bu bağlamda satış mağazaların şube tanımına girdiğinde şüphe yoktur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre merkezi Türkiye’de bulunan ticaret şirketlerinin, şubelerini, açıldıkları günden itibaren on beş gün içinde bulundukları yerin ticaret siciline tescil ve ilân ettirmeleri; ayrıca, şubelerin, kullanacakları ticaret unvanını ve bunun altına atacakları imzayı notere onaylattırdıktan sonra ticaret sicili müdürlüğüne vermeleri zorunludur. Merkezleri Türkiye dışında bulunan ticaret şirketlerinin Türkiye’deki şubelerinin de, açıldıkları günden itibaren on beş gün içinde, bulundukları yerin ticaret siciline tescil ve ilân ettirilmesi, ayrıca açılacak bu şubeler için yerleşim yeri Türkiye’de bulunan tam yetkili bir ticarî mümessilin atanması gerekmektedir. Anılan yükümlülüklere uymayanlara 2015 yılında 2 bin 466 TL idari para cezası verilecektir. Aykırılıkların idari yaptırım kararı verilinceye kadar birden çok işlenmesi hâlinde ise idari para cezası iki kat artırılarak uygulanacaktır. Bu nedenle, yerli ve yabancı ticaret şirketlerinin açacakları satış mağazalarını ve yetkili temsilcilerini Türk Ticaret Kanunu’na uygun şekilde ve öngörülen sürelerde şube olarak tescil ve ilan ettirmeleri menfaatlerine olacaktır.
Kaynak: http://www.dunya.com/yorum-inceleme/satis-magazalarinin-tescili-gerekir-mi-276497h.htm